11 Şubat 2015 Çarşamba

Duyarlı Olmak Bir Meziyettir...


Merhabalar,

Az önce Facebook'ta bir video izledim. Çok etkilendiğim için de sizlerle paylaşmak istedim. Video "Her şey Muharrem'e Engelsiz Bir gün Yaşatmak İçin "diye başlıyor. Samsung'un bir sosyal sorumluluk projelerinden biri. Bolca gizli kamera yerleştirerek bir işitme engelli arkadaşımızı izlemeye başlıyoruz. Ablası ile her zamanki hayatının bir gününe başlamak için apartmandan çıkarken görüyoruz onları. Diğer günlerden bir farkı yok Muharrem için. Ancak ablası ile yapılan işbirliği sayesinde bugün bambaşka bir gün bekliyor onu. Daha fazlasını anlatmayacağım çünkü o anları sizin izlemenizi istiyorum.   

Benim de işitme engelli bir kuzenim var. Benden bir yaş büyük. Ancak çocukluğumuz hemen hemen her gün birlikte geçmişti ta ki büyüyüp çevrelerimiz değişene kadar. O kadar hassas, o kadar iyi niyetli ki hala bile hayranlıkla izliyorum o güler yüzünün içtenliğini. Bizimkinden yani duyan insanlardan o kadar temiz bir hayatları var ki kıskanmamak elde değil gerçekten. Müthiş bir arkadaşlık bağları var her şeyden önce. Kadın erkek fark etmeden her daim el eleler. Acılarını, sevinçlerini, özlemlerini, umutlarını, masmavi bir bulutun içinde insanlığın kötülüklerinden sıyrılmış olarak yaşıyorlar. 


Eğer özenli ve dikkatli bir eğitim alırlarsa duyabilen insanlardan daha başarılı, daha öz güveli olabiliyorlar. Tecrübelerime dayanarak söylüyorum Sinem sayesinde birçok işitme engelli insanı tanıma fırsatı buldum hatta bir dönem onlarla çok vakit geçirdim. İçlerinde avukatlar, borsacılar, muhasebeciler, sanatla uğraşanlar ve daha aklıma gelmeyen birçok meslekte başarılı olanlar var. 



Biz duyan insanlara göre o kadar duyarlılar ki belki bu yazdığım yazı onlar tarafından okunursa çok özel ve anlamlı olacaktır. Taktir edilmeyi kim istemez değil mi? 




Başta Sinem ve canım oğlu Koray'ı çok sevdiğimi,tüm işitme engelli arkadaşlarımın o tertemiz yüreklerinden öptüğümü söylemek isterim.




Samsung'a bu çalışması için de çok teşekkür ederim. İzlerken çok duygulandım. Muharemm'in gözyaşlarının önemsendiğini hissettiği için çok değerli olduğunu biliyorum. Umarım herkese aynı duyguları yaşatmıştır ve umarım bu proje uzun soluklu olur.  




10 Şubat 2015 Salı

Kafka Okur Dergisine ...



  Merhaba,
  


  Bugün sizlere Kafka Okur Dergisi'nin editörü Gökhan Dem'in yazısından 
bahsetmek istiyorum.
  
  Üç aydır bizimle olan edebiyat dergisi Kafka Okur içimizdeki açlığın doyuma ulaşmasına etken oldu. Piyasada belki de bilmediğimiz, alıp okumadığımız birçok dergi var. Ancak Kafka Okur belki adından kaynaklı olarak birçoğumuzun dikkatini çekti ve kendine hayran bıraktı.




  Kafka'nın dünya edebiyatındaki önemi tartışılamaz. Tanıyanlarımız bilir ki ilk akla gelen onun mektuplarıdır. Özellikle babasının üzerindeki etkisi bize onun ne kadar özgün bir yazar olduğunu gösterir. Yazdığı üç romanın (Dava, Şato, Dönüşüm) dışında yazıp da yayınlanmasını istemediği mektupları en yakın arkadaşı Max Brod sayesinde gün yüzüne çıkmasaydı belki de onun bu kadar içten olduğunun farkına varamayacaktık.





 İşte Kafka Okur Dergisi bize tekrar bu olağanüstü edebiyat adamını günlerce,aylarca üzerine konuşulacak, araştırılacak, öğrenip bizi büyütecek yazılarını, fikirlerini, arzularını, umutlarını masalarımıza, kütüphanemize misafir etmemize imkan verdi.



 Gelelim Gökhan Dem'in yazısına... Her sayıda bizi karşıladığı yazılarıyla kendine hayran bırakan editörümüze. Özellikle üçüncü sayıdaki yazısıyla içimdeki çiçeklerin birbir açmasını sağladı. Türkiye'de ki okurlar olarak edebiyat değeri yüksek olan yazarların, şairlerin farkına varmamıza onları belki de bir kez daha okuyarak farkındalık yaratmamızın öneminden bahsetti. Dünya çapında önemli edebiyatçıların varlığı kadar bizim ülkemiz için, dünya için önemli olanlara bir defa daha dikkat çekti. Bizim ülkemizin okur sayısı için onun kadar umutlu olmasam da onun göğe bakmasını bilen tüm herkesin buluşma noktası olduğunu okuduğumda içimdeki heyecanı arttırdı. Var olan ancak gerçek değerlerinin anlaşılamadığını özellikle belirtirken, aslında ülkemizde ki değerlerin birlikteliğimizin doğuracağı güç ile geç kalmadığımızı çok güzel ifade etti.



 Ee peki halen kütüphanemizde yerini almayı bekleyen Turgut Uyar'ı, Cemal Süreya'yı, Cemil Meriç'i, Tezer Özlü'yü, Sabahattin Ali'yi, Cahit Zarifoğlu'nu, Leyla Erbil'i neden davet etmiyoruz yüreklerimize, belleklerimize? Halen çok geç kalmadığımızı düşünüyorum. En kısa sürede onlarla kavuşmanın hazzını yaşamalıyız diyorum. Okudukça, öğrendikçe insanlığa nasip olan en güzel hediyenin, emeklerken koşmanın bu olduğunu düşünüyorum.



 Okumaktan son derece zevk aldığım Kafka Okur Dergisi çalışanlarına verdikleri emek için kendi adıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum...

7 Şubat 2015 Cumartesi

Handel Eşliğinde...




Merhaba Okuyucum; 


Yeni bitirdiğim bir kitabı sizinle paylaşmak istiyorum,gerçi bundan sonra 
kitap paylaşımlarım blogumun solmasını istemediğim güllerinden biri olacak...


Kitap "Oğullar ve Rencide Ruhlar " Alper Canıgüz'e ait.


Alper Kamu beş yaşında bir afacan (yazarımız hayranlığından olsa gerek Albert Camus'dan esinlenerek bu ismi kullanmış).Yaşadığı mahalle hayatı,can verdiği mahalle sakinleri,gündelik yaşamdaki çetrefiller zekasına hayran bırakan cinayeti çözme yöntemleri okumaktan son derece zevk almamızı sağlıyor.O küçücük boyuyla Nietzsche, Kafka, Gauguin, Baudelaire'ye atıfta bulunması,Handel eşliğinde çeşitli fantaziler kurarak kitabın içinde okuyucuyu dans ettiriyor adeta. 









Minikimiz burnunu her yere soktuğundan, başı sıkıştığında çocuk olarak, çoğu zamanda kıvrak zekasıyla yetişkinlere taş çıkartıyor.


Yazarımız Alper Canıgüz çocukluğundan beri Jules Verne, Michel Zevaco,Dostoyevski,Italo Calvino ,Vladimir Nabokov ve John Fowles'den etkilendiğini okuyucusuna nasılda hissettiriyor değil mi?


Alper Canıgüz'ün diğer kitapları:

Gizliajans (2oo8)
Alper Camu Cehennem Çiçeği(2013)
Oğullar ve Rencide Ruhlar(2004)
Tatlı Rüyalar (2000) 


Hem gülmek,hem düşünmek adına içinde poliseyeden,felsefeye bir çok şey bulacağınız, zevkle okunacağını düşündüğüm bir kitap.Okumanızı öneririm...


Eski Defterler






             Merhaba Okuyucum,

  Bugün yine defter karıştırıp içinden çıkan anıları yazmak istedim. Gün gelir dönüp baktığımda belki de hatırlamayacağım kişilere yazılmış bir iki kelam işte... Yaşlandığını böyle anlıyor insan, eski defterleri karıştırınca...



Aynanın karşısına oturup, 
Öylece seyrediyorum yüzünü.
Yüzünden geçen zamanı seyrediyorum .
Yetişemiyorum kelimeleri dizmeye,
Cılız bir mum ışığındaki aksine benziyor sözcüklerim
Soluk ,hissiz,beklentisiz...
Yaşamaya hiç başlamamış gibi
Sana yüklediğim anlamları hatırlayamıyorum
Zamansız boy veren 
Mevsimsiz çiçekler gibi...
                                                
                                                  16.11002     
     


 
    



Hatıralar zaman zaman insanın canını acıtsa da, aklına düştüğünde bir hayalet oluyorlar ansızın. Gülümsediğin, ağladığın,mutlu olduğun zamanlar birbir önüne diziliyor.Kimi çok net, kimi hayal meyal. Ama bir gerçek var ki onlar bizim ...      

6 Şubat 2015 Cuma

Merhaba Okuyucu...




Uzun zaman sonra yeniden başlasam dedim yazmaya, başlasam biraz olsun rahatlar mıyım acaba dedim. Evet evet başlasam iyi olur.

Merhaba Okuyucu,  

Eski defterlerimi karıştırsam neler çıkar dedim ve karıştırdım. Eski aşklar, özlemler, hayal kırıklıkları, arzular çıktı sararmış defterimden. Ben merakla, özlemle başladım okumaya, belki sen de okur gülümsersin kimbilir :)
















































Bir yolculuğa çıksan 
Sırtında,içi anılarla dolu bir çanta ile
Gözü kara yolcular gibi 
Savursan havalarda akşamları uzaklara
İlk kez son kez ağlasan yitirdiklerine 
Geride bıraktığın bahar rüzgarlarında 
Sessizliğin sesinden korksan bu kez yine 
Cümle aralarına sıkıştırdığın umutsuz sıfatları 
Unutsan bu kez yine 
Son vapurda olsan 
Hani yağmur 
Hani gelincikler desen yine ...

25.08.2002
                                                                                                                           

5 Şubat 2015 Perşembe

Annetatlisi'nin Yolculuğuna Hoşgeldiniz.





Bir yolculuğun yolcusu olmaya var mısınız benimle ?




Uzun zamandır bir yolculuğa çıkmak istiyordum.Nerden başlayacağımı bilmeden bugün yola çıkmaya karar verdim.Umarım bu yol beni bundan sonra yapabileceklerim için cesaretlendirir.Sizler de yanımda olursanız çok mutlu olurum.